top of page

Türkiye-Avrupa Birliği Lojistik İlişkileri: Mevcut Durum, Avrupa Pazarı Analizi, Gelecek Beklentileri, Riskler ve Fırsatlar

Yapay zeka destekli araştırma

15 أبريل 2025

Bu araştırma, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki lojistik ilişkilerinin mevcut durumunu, Avrupa lojistik pazarının son üç yıllık (2022-2024) performansını ve gelecek (2025-2030) beklentilerini kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir.

Özet


Bu araştırma, Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasındaki lojistik ilişkilerinin mevcut durumunu, Avrupa lojistik pazarının son üç yıllık (2022-2024) performansını ve gelecek (2025-2030) beklentilerini kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir.

Araştırma, aynı zamanda sektördeki teknolojik ve sürdürülebilirlik trendlerini, Türk lojistik firmalarının Avrupa pazarındaki konumunu, potansiyel riskleri ve büyüme fırsatlarını detaylı bir şekilde incelemektedir.


Türkiye ve AB arasındaki ticaret hacmi, 2023 yılında 210,3 milyar dolara ulaşarak 1 lojistik bağlantıların kritik önemini vurgulamaktadır. AB, Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı konumundadır. Bu yoğun ticaret akışı, büyük ölçüde denizyolu ve karayolu taşımacılığına dayanmaktadır 2, ancak karayolu taşımacılığında sınır kapılarındaki beklemeler 3 ve Gümrük Birliği'nin tam potansiyelini engelleyen tarife dışı engeller 5 gibi sorunlar devam etmektedir. Gümrük Birliği, gümrük prosedürlerini modernize etmiş 5 olsa da, demiryolu gibi alternatif modların payının düşüklüğü 2, lojistik verimliliği ve sürdürülebilirliği açısından geliştirilmesi gereken bir alan olarak öne çıkmaktadır. Orta Koridor gibi yeni güzergahlar 6, Türkiye'nin transit rolünü güçlendirme potansiyeli taşımaktadır, ancak altyapı ve operasyonel verimlilik iyileştirmeleri gerektirmektedir.8


Avrupa lojistik sektörü, 2022-2024 döneminde pandemi sonrası toparlanmanın ardından enerji krizi, tedarik zinciri aksaklıkları ve Ukrayna savaşının 9 etkileriyle yavaşlayan bir büyüme 11 ve artan maliyet baskıları 12 yaşamıştır. Pazarın 2025-2030 döneminde ılımlı bir büyüme göstermesi beklenmekle birlikte 14, ekonomik belirsizlikler 16 ve jeopolitik riskler 18 devam etmektedir. Bu dönemde dijitalleşme (AI, IoT, otomasyon) 20 ve yeşil lojistik (Avrupa Yeşil Mutabakatı, Fit for 55, CBAM) 22 anahtar trendler olarak öne çıkmaktadır. Teknoloji adaptasyonu ve sürdürülebilirlik uyumu, rekabet avantajı için kritik hale gelmekle birlikte, özellikle KOBİ'ler için önemli yatırım ve uyum maliyetleri getirmektedir.21


Türk lojistik firmaları, Türkiye'nin stratejik konumu ve AB ile olan yoğun ticaretten faydalanma potansiyeline sahiptir.2 Ancak Avrupa pazarındaki yoğun rekabet 14, yüksek operasyonel maliyetler ve katı AB düzenlemelerine uyum 23 gibi zorluklarla karşı karşıyadırlar. Ekol Lojistik'in uluslararası taşımacılık birimini satması 28 ve Arkas Lojistik'in intermodal hizmetlere odaklanması 29 gibi farklı stratejiler, sektördeki dinamikleri yansıtmaktadır.

bottom of page