top of page

Uluslararası Taşımacılıkta Demiryolunun Rolü: Mevcut Durum, Avantajlar, Fırsatlar ve Türkiye Analizi

Yapay zeka destekli araştırma

18 Nis 2025

Bu araştırma, uluslararası yük taşımacılığında denizyolu, havayolu ve karayoluna bir alternatif ve tamamlayıcı olarak demiryolu taşımacılığının mevcut durumunu, avantajlarını, zorluklarını ve gelecekteki potansiyelini kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir.

Özet


Bu rapor, uluslararası yük taşımacılığında denizyolu, havayolu ve karayoluna bir alternatif ve tamamlayıcı olarak demiryolu taşımacılığının mevcut durumunu, avantajlarını, zorluklarını ve gelecekteki potansiyelini kapsamlı bir şekilde analiz etmektedir. Küresel lojistik sektörü, artan maliyetler, jeopolitik istikrarsızlıklar ve sürdürülebilirlik baskıları gibi önemli zorluklarla karşı karşıyadır. Bu bağlamda, demiryolu taşımacılığı, özellikle uzun mesafeli, hacimli yükler ve intermodal çözümler için dikkate değer fırsatlar sunmaktadır. Rapor, demiryolunun küresel pazar payını, ana koridorlarını (özellikle Avrasya odaklı Kuzey ve Orta Koridorlar), teknolojik yenilikleri ve intermodal taşımacılığın artan önemini incelemektedir. Demiryolunun maliyet etkinliği, kapasitesi, çevresel avantajları ve belirli güzergahlardaki güvenilirliği gibi temel avantajları, esneklik eksikliği ve altyapı bağımlılığı gibi dezavantajlarıyla birlikte değerlendirilmektedir. Rapor ayrıca, ABD, Çin, Rusya gibi yerleşik pazarların yanı sıra Asya-Pasifik ve Afrika gibi yüksek büyüme potansiyeli taşıyan bölgeleri de ele almaktadır.


Türkiye'nin stratejik konumu, Marmaray ve Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demiryolu hattı gibi kilit altyapı projeleri ve 2053 Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı'nda belirlenen iddialı hedefler doğrultusunda, özellikle Orta Koridor'un gelişimindeki potansiyel rolü detaylı bir şekilde incelenmektedir. Türkiye'nin mevcut düşük pazar payına rağmen, planlanan yatırımlar ve jeopolitik gelişmelerle önemli bir Avrasya lojistik merkezi olma potansiyeli taşıdığı, ancak bu potansiyelin gerçekleştirilmesinin operasyonel verimlilik, maliyet rekabetçiliği ve başarılı proje uygulamalarına bağlı olduğu vurgulanmaktadır. Rapor, politika yapıcılar, demiryolu operatörleri, lojistik sağlayıcılar ve yatırımcılar için stratejik bir bakış açısı sunmaktadır.


1. Giriş: Uluslararası Yük Taşımacılığının Değişen Manzarası


Uluslararası yük taşımacılığı, küresel ticaretin ve tedarik zincirlerinin temel taşıdır; ürünlerin dünya çapında üreticiden tüketiciye ulaşmasını sağlar. Bu karmaşık ekosistemde denizyolu, havayolu, karayolu ve demiryolu olmak üzere dört ana taşıma modu bulunmaktadır. Her modun kendine özgü avantajları ve dezavantajları olsa da, küresel lojistik ortamı son yıllarda önemli değişimler ve zorluklarla karşı karşıya kalmıştır.


Tedarik zincirleri, pandemi sonrası etkiler, artan maliyet dalgalanmaları, liman ve karayolu ağlarındaki sıkışıklıklar ve Kızıldeniz krizi gibi jeopolitik istikrarsızlıkların yarattığı aksaklıklarla mücadele etmektedir. Aynı zamanda, iklim değişikliğiyle mücadele ve karbon emisyonlarını azaltma hedefleri doğrultusunda sürdürülebilirlik, lojistik sektöründe giderek artan bir önem kazanmaktadır. Şirketler ve hükümetler, çevresel etkileri daha düşük, daha verimli ve daha dayanıklı taşıma çözümleri aramaktadır.

bottom of page